Sen yeter ki hayal et

Elizabet

Administrator
Yönetici
Katılım
Ocak 16, 2025
Mesajlar
44,766
Tepkime puanı
0
Puanları
36
İnsanın hayat boyu yapacağı işi en çaylak döneminde seçmek zorunda olması gerçekten çok tatsız. Sen kendini ne kadar tanıyorsun belli değil, ailenin etkisi baskın üzerinde… Hele sanatla ilgilenmekse hayalin, geçmiş olsun. “Sen önce şu okulunu bitir, mesleğini eline al, sonra gene hobi olarak…” Tanıdık geldi mi? Efkârlandıkça “Ben aslında şahane resim yapıyordum, absolut kulaksın derlerdi, tam bir sahne insanıydım” diye diye ofise gidip gelen mutsuz yetişkinler arasına hoş geldiniz.

67901f9e481e3a21047d7ea5.jpg


Neyse ki bir de “Hiçbir şey için geç değil” klişesi var tutunabileceğimiz. Ve değil de sahiden, sen o gücü bulursan. İstanbul’da bir vaha gibi gördüğüm Kumbaracı50’nin 19.30 İş Çıkışı Tiyatro oluşumunu bu nedenle çok kıymetli buluyorum. Tamam, madem mecbursun işine git veya severek git ama tiyatroya tutkunsan ondan da vazgeçmek zorunda değilsin. Hobi olaraksa hobi olarak.

Burada adından anlaşılacağı gibi başka meslekleri olan (sözünü edeceğim ekipte dört hukukçu var, akademisyen, psikolog, pazarlamacı, bankacı diye devam ediyor…) insanlar akşamları iş çıkışı tiyatro kursuna geliyorlar. Sonunda oyun da çıkarıyorlar. Bir zaman sonra da Kumbaracı50’nin onlara açtığı alanda gönüllerince oynayabilecekleri K50 Amatör’ü kuruyorlar. Böyle bir hayallerden doğan topluluğa da “Hayalet Kumpanya” (Hayal et Kumpanya ya da) oyunu yakışıyor.

2019 yılında 20 yıldır birlikte tiyatro yapan Altıdan Sonra Tiyatro ekibinden izlemiştik “Hayalet Kumpanya”yı. Onlar da İstanbul Teknik Üniversitesi’nde bir araya gelmiş, üniversite tiyatrosu geleneğinden beslenip mesai sonrası tiyatro yaptıklarından bu adı almış bir ekipti. Şu anda çoğu 7 / 24 tiyatro yapıyor. Çekirdek ekipten Yiğit Sertdemir’in Çehov’un kısa oyunlarından uyarladığı müzikli oyun (Osman Ateş’in müzikleri eşsizdir sahiden) “Hayalet Kumpanya”, on beş yıl önce bir yangında kül olmuş, ancak “onları yakan karanlığa inat” senede bir gün, ‘yarım kalan’ oyunlarını tamamlamak için bir araya gelen bir kumpanyayı anlatıyor. Biz de seyirci olarak görünmeden sessizce izliyoruz, bu inanç dolu provayı, kendimizi de umuda kaptırarak. “Çünkü ölüm yok, çünkü hayat düşlerde…”

Altıdan Sonra’cılar şahane tabii de böylesi ilham veren bir oyunu K50 Amatör ekibinin coşkusuyla izlemenin keyfi bir başkaydı. Oyunu Gülhan Kadim yönetmiş, metin biraz kısalmış, bazı değişiklerle daha da akıcı bir hale gelmiş. Zamanı hiç düşünmeden bitiverdi oyun ki bu sahiden benim için nadir rastlanan bir durum.

Amatör lafının çağrıştırdığı olumsuz bir şey varsa kafanızda unutun. Kendilerine kulak verirsek, “Oyunla yaşamak, denemek, yanılmak, tekrar denemek, birlikte hayal etmek istiyoruz. Çünkü oynama hevesi bitmemiş yetişkinleriz. Çünkü ekip olmanın gücüne inanıyoruz” diyorlar. Bana sorarsanız profesyonel oyuncuları aratmayacak bir enerjiye, inanca ve yeteneğe sahipler. Hayal etmenin gücünü hatırlamak isteyenler kaçırmamalı. www.kumbaracı50.com adresinden tarihleri bulabilirsiniz.

Hayalet Kumpanya

Yazan: Anton Çehov Çeviren: Yılmaz Gruda Uyarlayan, Işık Tasarımı: Yiğit Sertdemir Yöneten: Gülhan Kadim Yardımcı Yönetmen: Ayşegül Uraz Kostüm Tasarım, Sahne Tasarım: Şirin Keskin Koreograf: Bedirhan Dehmen Müzik: Osman Ateş Afiş Tasarım: Lütfiye Kösten Reji Asistanı: Öykü Dalkılıç Oynayanlar: Afşar Yegin, Aslı Karagözoğlu Çelik, Berfe Gündüz Kurt, Cansu Etli, Ebru Akkan, Esra Kudde, Gözde Emre, Hakan Söyler, Hasret Güneş, Lütfiye Kösten, Mine Tan, Sıla Yazman, Yağmur Ergün, İklil Şanal
 
Üst