HACAMAT ORUÇ BOZAR MI? Diyanet'e göre hacamat oruç bozar mı?

Elizabet

Administrator
Yönetici
Katılım
Ocak 16, 2025
Mesajlar
109,490
Tepkime puanı
0
Puanları
36
Hacamat oruç bozar mı? Diyanet'e göre hacamat oruç bozar mı?

Hacamat yaptırmak orucu bozmaz. Hacamat, vücuttan kan alma yoluyla yapılan bir tedavi uygulamasıdır. Çoğunluk âlimlere göre hacamat yaptırmak orucu bozmaz. Kimi rivayetlerde, “Hacamat yapanın ve yaptıranın orucu bozulur” şeklinde bir ifade geçer. Ancak bu hadisin, geçmişteki yöntemlerde kanın ağızla çekilmesi yüzünden kan yutma tehlikesine dikkat çektiği ve orucun riske girebileceği anlamında söylendiği belirtilir.

rP5ccHchA0a_kKxztcdh-w.jpg

HACAMAT ORUCU BOZAR MI? Hz. Peygamber’in, oruçlu iken hacamat yaptırdığına dair sahih rivayetler de vardır. Bu rivayetler, hacamatın orucu bozmadığı yönündeki görüşü güçlendirmektedir. Diyanet de bu konuda, hacamatın orucu bozmadığını ve oruca devam edilebileceğini belirtir.Oruçlu iken hacamat yaptırmak mümkündür ve dinen sakıncalı görülmez. Çünkü bu işlem, yeme-içme ya da cinsel ilişki gibi orucu temelinden bozan şeylere girmez. Kanın vücuttan çekilmesi, oruca zarar vermediği için Diyanet fetvalarında hacamatın orucu bozmadığı vurgulanır. Bunun yanında, hacamat sırasında vücuttan kan alındığı için bazı kişiler halsizlik yaşayabilir. Bu nedenle uygulama, kişinin fiziksel durumuna göre planlanır. Özellikle sıcakta veya uzun saatler süren oruç dönemlerinde hacamat yaptırmak, susuzluk ve yorgunluk hissini artırabilir. Fakat ibadet açısından engel yoktur, oruç aynen geçerli sayılır. DİYANET’E GÖRE HACAMAT ORUCU BOZAR MI? Diyanet’e göre hacamat orucu bozmaz. Resmî açıklamalarda, oruçlu iken kan vermenin ya da hacamat yaptırmanın orucu geçersiz kılmayacağı net şekilde belirtilir. Bu görüş, Hz. Peygamber’in oruçluyken hacamat yaptırdığına dair güvenilir kaynaklarda yer alan bilgilerle uyumludur. Diyanet, hacamat hakkındaki bazı hadislerde geçen “hacamat yapanın ve yaptıranın orucu bozulur” ifadesini, dönemin teknik zorlukları nedeniyle kanın yutulma riskine karşı bir uyarı olarak görür. Sonuç olarak, bugünkü şartlarda hijyenik ortamda yapılan hacamat orucu etkilemez ve kişi aynı gün orucuna devam eder. HACAMAT YAPTIRMAK KAZA ORUCU GEREKTİRİR Mİ? Hacamat yaptırmak orucu bozmadığı için kaza gerektirmez. Kaza, bilerek yeme-içme veya cinsel ilişki gibi orucu kesin olarak bozan eylemlerde söz konusu olur. Hacamat ise oruç sırasında yemek içmekle ilgisi olmayan bir tedavi yöntemidir. Bu yüzden oruçlu biri hacamat yaptırsa da orucunu gün sonuna kadar aynı şekilde sürdürür. Herhangi bir kazaya ihtiyaç duymaz, oruç geçerli sayılır. Bazı âlimler geçmişte, kan yutma veya aşırı kan kaybı gibi risklerden ötürü hacamatın orucu bozacağını belirtmiştir. Ancak genel kabul ve Diyanet fetvaları, oruç bozulmadığı için kaza da gerekmediğini söyler.
iKrvTR6Iw0OWsNNoyOujpw.jpg

Hacamat yaptırmak, oruç kefareti gerektiren bir eylem değildir. Kefaret, Ramazan orucunu kasten yemek içmek veya cinsel ilişkiyle bozma durumunda söz konusu olur. Hacamat ise bu kapsamın dışında kaldığı için kefaret gerektirmez. Bununla birlikte, bazı eski görüşlerde, “hacamatın orucu bozduğu” kabul edilirse bile kişi kefaret değil sadece kaza orucu tutar. Fakat Diyanet’in güncel fetvasına göre hacamat orucu geçersiz kılmaz. Bu nedenle kefaretlik bir durum da doğmaz. Hacamat, kan çıkışına dayalı bir yöntemdir ve besin alımı söz konusu olmadığı için ibadeti bozmadığı kabul edilir. ORUÇLUYKEN HACAMAT YAPTIRMAK CAİZ Mİ? Oruçlu iken hacamat yaptırmak caizdir. Caiz olmak, dinen yasaklanmamış veya sakıncalı görülmemiş anlamını taşır. Hacamatın orucu bozmadığı görüşü yaygın olduğu için, ibadet halindeyken de bu işlemi yaptırmada sakınca görülmez. Hz. Peygamber’in oruçluyken hacamat yaptırdığına dair örnekler, bu konuda dayanak kabul edilir. Yani hacamat, oruca zarar vermediği için haram veya mekruh bir fiil sayılmaz. Yine de kişi hacamat sonrası halsizlik yaşayabilir, bu yüzden sağlık açısından önlem almak faydalı olur. Dinî yönden bir engel yoktur ve uygulama rahatlıkla gerçekleştirilebilir. ORUÇLUYKEN HACAMAT YAPTIRMANIN BİR SAKINCASI VAR MI? Dini açıdan sakınca yoktur. Oruç, yemek ve içmekle bozulduğu için, hacamatta böyle bir durum söz konusu değildir. Fakat fiziksel olarak zorluk yaşanabilir. Kan alma esnasında bünyesi hassas olanlar yorgunluk, baş dönmesi veya susuzluk hissinin artması gibi durumlarla karşılaşabilir. Özellikle sıcak iklimlerde veya uzun oruç saatlerinde bu etki daha belirgin olabilir. Bu nedenle, pratik açıdan hacamatı iftar sonrasına bırakmak bazı kişiler için daha rahat olabilir. Dini bakımdan oruç bozulmadığı için sakınca olmadığı halde, sağlık yönünden tedbir almak her zaman tavsiye edilir. HACAMAT VE ORUÇ KONUSUNDA FARKLI GÖRÜŞLER NELERDİR? İslam âlimleri arasında hacamatın orucu bozup bozmayacağına dair farklı görüşler ortaya çıkmıştır. Hanbelî mezhebinde, “hacamat yapanın ve yaptıranın orucu bozulur” hadisi esas alındığı için bu işlem orucu bozuyor şeklinde yorum yapılmıştır. Diğer mezheplerde (Hanefî, Şâfiî, Mâlikî) ise bu hadis, kan yutma veya güçsüz düşme riskine dair bir uyarı kabul edilir ve hacamatın orucu bozmaması gerektiği savunulur. Bugün Diyanet gibi resmi kurumlar da çoğunluk görüşünü benimseyerek hacamatı orucu geçersiz kılan fiillerden saymaz. Bu yaklaşım, Hz. Peygamber’in oruçluyken hacamat yaptırdığı bilgisine dayanır.
ZaAZmOslHE-nTZjFGwT5QA.jpg

“Hacamat yapanın da yaptıranın da orucu bozulur” şeklindeki hadis, ilk bakışta net bir yasak gibi görünür. Ancak çoğu âlim, bu ifadenin o dönemdeki yöntemlerden ötürü kan yutma tehlikesine dikkat çektiğini söyler. Eski usulde, hacamat yapan kişi kanı ağızla çekebiliyordu. Kanın yutulması orucu bozacağı için bu hadis bir uyarı anlamı taşır. Aynı şekilde hacamat yaptıran kişi de kan kaybından dolayı orucu sürdürememe riskine karşı uyarılmıştır. Sonraki rivayetlerde Hz. Peygamber’in oruçlu halde hacamat yaptırdığı görülünce, çoğu âlim bu hadisi “tehlike ihtarından ibaret” sayarak oruç bozulmaz demiştir. HZ. PEYGAMBER ORUÇLUYKEN HACAMAT YAPTIRDI MI? Evet, güvenilir kaynaklarda Hz. Peygamber’in oruçlu iken hacamat yaptırdığına dair bilgiler yer alır. Bu rivayetler, hacamatın orucu bozmadığını savunanların en önemli delillerinden biridir. Eğer hacamat oruç ibadetini kesinlikle bozacak olsaydı Hz. Peygamber bu işlemi oruçluyken yaptırmazdı. Bu uygulama, hacamatın temel olarak yeme-içme gibi bir eylem içermediğini ve bu sebeple orucu geçersiz kılmadığını gösterir. Sahabe döneminde de benzer uygulamalara rastlanır. Böylece Müslümanlar, ihtiyaç hâlinde oruç tutarken de hacamat yaptırmanın ibadete zarar vermeyeceğini anlar. HACAMAT ORUCU BOZAN ŞEYLER ARASINDA MIDIR? Hacamat, orucu bozan temel fiiller listesinde yer almaz. Oruç, belirli zaman diliminde yemek-içmekten ve cinsel ilişkiden uzak durmayı ifade eder. Kan aldırmak, iğne yaptırmak veya hacamat gibi işlemler bu kapsamda değildir. Diyanet ve çoğu âlim, dışarıdan bir gıda girişi olmadığı sürece orucun bozulmayacağını bildirir. Hacamat ise tam tersine vücuttan kan çıkarmaktır. Bu nedenle “orucu bozan eylemler” arasına dahil edilmez. Bazı rivayetler üzerinden farklı yorumlar olsa da genel kabul, hacamatın orucu bozmayan bir tedavi yöntemi olduğunu gösterir. Dolayısıyla bu konuda endişe etmeye gerek yoktur. HACAMAT YAPTIRDIKTAN SONRA ORUCA DEVAM EDİLEBİLİR Mİ? Hacamat yaptırdıktan sonra oruca devam edilir. Bu işlem, orucu geçersiz kılan şeylerden olmadığı için kişi orucunu normal şekilde tamamlar. Hanbelî mezhebinde geleneksel olarak aksi görüş bulunsa da çoğunluk, hacamatın orucu bozmadığı konusunda hemfikirdir. Dolayısıyla hacamat sonrası hemen su içmek veya yemek yemek gerekmez. O günkü oruç geçerli olduğu için normal iftar vaktine kadar beklenir ve ibadet aynı şekilde sürdürülür. Sağlık açısından kendini iyi hissetmeyenler, yine de orucu bozmak yerine iftara kadar dinlenmeyi tercih edebilir. Ancak dinî hüküm yönünden oruç devam eder ve kaza da gerekmez.
I7FaklBLHEO3RQ8v2rS7UQ.jpg

Hanefî, Şâfiî ve Mâlikî mezheplerinin çoğunluk âlimleri, hacamatın orucu bozmayacağını belirtir. Bazı eski Hanefî kaynaklarında aksi görüş yer alsa da zamanla bu hadisin, kan yutma riski yüzünden uyarı olduğunu kabul eden yorumlar ağırlık kazanmıştır. Şâfiî mezhebinde, oruçlu kişi kendini güçsüz bırakmayacaksa hacamatı mekruh dahi saymayan görüşler vardır. Mâlikî yaklaşımı da benzer şekilde hacamatın orucu bozmadığını söyler. Hanbelî mezhebinde ise “hacamat yapanın ve yaptıranın orucu bozulur” hadisi esas alınır. Bu nedenle onlar orucun bozulacağını söyleyip kaza edilmesini ister. Yine de yaygın kabul, bozulmadığı yönündedir. HACAMAT YAPTIRMAK ORUCU BOZMAYAN TIBBİ İŞLEMLERDEN Mİ? Evet, hacamat, orucu bozmayan tıbbi işlemlerden biri sayılır. Tıpkı kan tahlili yaptırmak, iğne olmak veya diş çektirmek gibi bedene gıda girmeyen müdahalelerde oruç bozulmaz. Bazı rivayetlerde geçen çekinceler, kan yutma veya aşırı zayıf düşme riskine atıfta bulunur. Günümüz koşullarında hacamat steril malzemelerle ve emme tekniğiyle yapıldığı için oruç açısından daha güvenlidir. Hacamat, tedavi amaçlı olduğu ve besin alımına yol açmadığı için orucun geçerliliğini etkilemez. Dolayısıyla bu işlem, dinî bakımdan da “orucu bozmaz” olarak değerlendirilir ve Diyanet de bu görüşü paylaşır. HACAMAT ORUÇLU İKEN Mİ YAPILMALI, İFTARDAN SONRA MI? Oruçlu iken de yapılabilir ama iftardan sonra yapmak daha rahat olabilir. Gün içinde hacamat yaptırmak, vücutta kan eksilmesine bağlı olarak halsizlik ve susuzluk hissi artırabilir. Özellikle uzun yaz günlerinde oruç tutan biri, hacamat sonrası yeterli sıvı alamayacağı için kendini yorgun hissedebilir. Bu nedenle çoğu uzman, hacamatı iftara yakın vakitte veya iftardan sonra planlamanın daha uygun olduğunu söyler. Böylece vücut hemen su ve gıda alabilir, toparlanma kolaylaşır. Dini açıdan engel yoktur, ancak fiziksel konfor ve sağlık yönünden iftar sonrasına almak çoğu kişi için avantajlıdır.
R760dHKvDUaZgazN36jXnw.jpg

Hacamat yaptırmak orucu bozmaz. Buna rağmen bazı âlimler, hacamat sonrasında oruç tutanın zayıflayabileceğini düşünerek mekruh yani yapılması hoş olmayan fiillerden biri gibi görmüştür. Özellikle Şâfiî mezhebinde, hacamat kişinin gücünü kırıp ibadette zorlanmaya sebep olabilir denilerek mekruh olduğu vurgulanmıştır. Diğer yandan Hanefî ve Mâlikî mezheplerinde, kişi kendini iyi hissediyorsa mekruh bile sayılmaz. Mekruh denmesi, ibadete engel olabilecek rahatsızlıktan dolayıdır. Sonuçta haram veya orucu bozan bir eylem değildir; sadece bazı alimlere göre sağlık nedeniyle tercih edilmemesi önerilmiştir. HACAMAT ORUÇ TUTMAYI ZORLAŞTIRIR MI? Kişiden kişiye değişir. Bazıları hacamat sonrası ciddi bir halsizlik yaşamazken, bazılarında baş dönmesi, yorgunluk ve susuzluk hissi artabilir. Hacamat, vücuttan kan çektiği için bazen kan kaybı susamayı ve bitkinliği tetikleyebilir. Özellikle uzun yaz günlerinde oruç tutan veya sağlık durumu hassas olanların daha çok zorlandığı görülür. Bu yüzden hacamatın pratikte oruç tutmayı zorlaştırabileceğini söylemek mümkündür. Yine de bu durum orucun bozulduğu anlamına gelmez. Eğer işlem kişinin ibadet performansını fazla etkileyecekse iftar sonrasına bırakmak daha kolay bir çözüm sunar. ORUÇLUYKEN HACAMAT YAPTIRIRKEN NELERE DİKKAT EDİLMELİ? Steril malzemelerle ve uzman bir uygulayıcıyla çalışmak önemlidir. Hacamat esnasında baygınlık veya halsizlik riski olabileceği için çok uzun seanslardan kaçınılması yararlı olur. Sıcakta veya gün ortasında yaptırmak yerine, serin saatleri seçmek daha az yıpratıcı olabilir. Ayrıca işlemin hemen ardından ağır fiziksel aktivitelerden uzak durmak gerekir. Oruçlu olduğundan dolayı sıvı alamamak vücudun toparlanmasını geciktirebilir. Eğer kişi kendini aşırı bitkin hissederse durumu daha fazla uzatmadan iftar vaktine kadar dinlenmek önerilir. Böylece oruç da kesintiye uğramaz ve sağlık riski de minimuma iner. HACAMAT YAPTIRMAK ORUÇ SEVABINI ETKİLER Mİ? Hacamat yaptırmak oruç sevabını azaltmaz. Çoğunluk âlimler, orucun bozulmadığı sürece sevabının da tam olarak kazanılacağını belirtir. Hacamat, ne yeme-içme ne de oruca aykırı bir davranış olduğu için ibadete zarar verdiği düşünülmez. Bazıları, zorluk yaşanırsa sevabın artabileceğini bile ileri sürer, çünkü oruçlu bir haldeyken bu tedaviyi yaptırmak ekstra sabır ister. Hacamat sonrasında herhangi bir yeme içme olmadığı sürece oruç devam ettiği için sevap konusunda kayıp olmaz. Önemli olan, ibadeti bozan bir eyleme girmemek ve gün sonuna kadar oruca sadık kalmaktır.Kaynak: diyanet.gov.tr
 
Üst