- Katılım
- Ocak 16, 2025
- Mesajlar
- 133,063
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 36

Emziren bir anne, kendi sağlığını ve bebeğinin ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak oruç tutabilir.

EMZİREN ANNE ORUÇ TUTABİLİR Mİ? Vücut, emzirme sırasında süt üretimini sürdürmek için enerji ve sıvı harcar. Bu nedenle annenin gücünün yerinde olması ve bebeğin de yeterince süt alabilmesi önem taşır. Annenin durumu elverişli değilse veya bebeğin gelişimi risk altına girecekse dinen orucu erteleme izni bulunur. Diyanet açıklamalarına göre, emzirme meşru bir mazeret olduğu için anne bu süreçte oruç tutmayabilir. Tutamadığı günleri daha sonra kaza etmesi yeterli kabul edilir. Fakat anne kendini yeterince güçlü hissediyorsa ve doktor da onay veriyorsa, bebeğin sağlığına zarar vermeden oruç tutulması mümkündür. Bu tercihte, bebeğin yaşına ve ek gıdaya başlayıp başlamadığına da dikkat etmek gerekir. EMZİREN ANNE ORUÇ TUTMAZSA GÜNAH OLUR MU? Emziren anne, bebeğinin veya kendi sağlığından endişe ediyorsa oruç tutmayabilir ve bundan dolayı günaha girmiş sayılmaz. İslam dini, emzirme gibi özel durumlara kolaylık tanır. Bu ruhsat, bebeğin aç kalmaması ve annenin de zorlanmaması için bir kolaylık olarak sunulmuştur. Anne kendini hazır hissetmiyorsa veya doktor tavsiyesine göre oruç tutmanın sakıncalı olduğunu düşünüyorsa orucu daha sonraki uygun zamanda kaza etmesi mümkündür. Dinî kaynaklarda “zorlaştırmayın, kolaylaştırın” ilkesi ön plandadır. Bu yüzden bebek emzirirken tutmadığı oruçlar için anneye herhangi bir günah söz konusu edilmez. Dikkat edilmesi gereken, daha sonra kaza oruçlarının ihmal edilmemesidir. EMZİREN ANNE TUTAMADIĞI ORUÇLAR İÇİN FİDYE VERMELİ Mİ? Emziren annenin bebeği sebebiyle tutamadığı oruçlar için fidye vermesi gerekmez. Çünkü fidye, yaşlılık veya kronik hastalık gibi ömür boyu oruç tutma imkânı olmayanlar için geçerli görülür. Emziren anne, sadece oruç ibadetini erteleyerek kaza borcunu sonraki uygun zamanda yerine getirir. Diyanet kaynaklarında, emzirme yüzünden tutulmayan oruçların sonradan kaza edilmesi yeterli kabul edilir. Fidye ise tamamen oruç tutma ihtimali olmayan kişilere yöneliktir. Emzirme durumu geçtikten ve sağlık imkânları elverdiğinde, kaç gün tutulmamışsa o kadar gün oruç kaza edilir. Anne, dilerse gönlünden geldiği ölçüde yardıma muhtaç kişilere sadaka vererek de manevi huzur hissedebilir. EMZİREN ANNE TUTAMADIĞI ORUÇLARI KAZA ETMELİ Mİ? Emzirme gibi geçerli bir mazeretle oruç tutulamadığında, dinî hükümlere göre bu oruçları daha sonra kaza etmek gerekir. Oruç ibadeti, sağlığı ve bebeğin büyümesini aksatmayacak koşullarda yapılması gereken bir farzdır. Emziren anne, bebeğinin temel besin kaynağı olarak süt vermeye devam ettiği dönemde oruç tutamıyorsa veya tutmuyorsa günahkâr olmaz. Ancak kaçırdığı oruçların kazası, emzirme dönemi bittikten veya anne-bebek sağlığının elverdiği bir zamandan itibaren yerine getirilir. Bu oruçları art arda tutma zorunluluğu yoktur; annenin hayat şartlarına uygun biçimde peş peşe ya da aralıklarla tutulabilir. Önemli olan, bu borcun unutulmaması ve en kısa zamanda telafi edilmesidir.

Oruç, yeme-içmeden uzak kalmayı ifade eder. Emzirme ise bu kuralı bozmaz. Emziren anne, oruçlu olduğu günlerde de bebeğini emzirmeye devam edebilir. Emzirme sırasında anneden süt geldiği için oruç bozulmaz. Bu durumda bebeğin beslenmesi de kesintiye uğramaz. Annenin iftardan sahura kadar iyi beslenmesi ve yeterince sıvı alması halinde süt üretimi devam eder. Dini kaynaklarda, oruçlu annenin bebeğini emzirmesiyle orucunun geçersiz olmayacağı vurgulanır. Eğer uzun saatler aç ve susuz kalmak süt miktarını olumsuz etkiliyorsa, dinen orucu ertelemek mümkündür. Ancak genelde bir günlük oruçta, emzirme işlemine mani yoktur. EMZİREN ANNE ORUÇ TUTARSA SÜTÜ AZALIR MI? Oruç tutmanın süte etkisi kişiden kişiye değişir. Bazı anneler, bir günlük açlık ve susuzluğun sütünde belirgin bir azalma oluşturmadığını gözlemler. Vücut, süt yapımını sürdürebilmek için önceden depoladığı enerjiyi de kullanabilir. Ancak bazı anneler, oruçlu günlerde yorgunluk ve susuzluk yüzünden sütlerinde düşüş yaşayabilir. Özellikle uzun ve sıcak günlerde, iftara kadar sıvı alamamak sütün azalmasına neden olabilir. Bu nedenle annenin kendi vücudunu dinlemesi, bebeğin yeterince doyduğundan emin olması gerekir. Eğer sütte ciddi bir azalma fark edilirse dinen orucu bırakma veya erteleme imkânı mevcuttur. Böylece bebeğin sağlığı ve annenin huzuru korunmuş olur. EMZİREN ANNE ORUÇ TUTARSA SÜT KALİTESİ DÜŞER Mİ? Kısa süreli oruç, anne sütünün temel bileşenlerinde ciddi bir değişim yapmaz. Bazı araştırmalarda, oruçlu annelerin sütünde bazı minerallerin seviyesinde kısmi azalmalara rastlanmıştır. Ancak bu durum, bebek için büyük bir risk teşkil etmez. Ayrıca beden, oruç sonrasında alınan besinlerle bu açığı kapatma eğilimindedir. Önemli olan, iftar ve sahur arasında dengeli beslenmek ve mümkün olduğunca vitamin-mineral yönünden zengin gıdalar almaktır. Bazı uzmanlar, sahurda ve iftarda süt yapımına destek olacak besinler önerir. Böylece süt kalitesindeki ufak dalgalanmalar da telafi edilir. Bebek, anne sütünün besleyiciliğinden genel olarak mahrum kalmaz. EMZİREN ANNE ORUÇ TUTARSA BEBEĞE ZARAR VERİR Mİ? Genellikle doğru tedbirler alındığında, oruç tutmak bebeğe doğrudan zarar vermez. Emziren anne, iftar ve sahur arasında yeterli miktarda sıvı ve besin alırsa süt üretimi genellikle devam eder. Bebek de aç kalmaz. Bazı araştırmalar, oruç tutan annelerin bebeklerinde kilo ve gelişim anlamında büyük bir fark olmadığını göstermiştir. Ancak annede yetersiz beslenme veya aşırı susuzluk söz konusuysa süt üretimi olumsuz etkilenebilir. Bebeğin huzursuzlanması, doyduğunu göstermemesi veya daha az ıslak bezle karşılaşılması bebeğin yeterince süt alamadığını gösterebilir. Bu durumda oruç ertelenebilir. Esas olan, bebeğin gelişiminin ve sağlığının korunmasıdır.

Emziren anne, iftar ile sahur arasında ihtiyaç duyduğu enerjiyi ve sıvıyı almalıdır. Sahurda mutlaka tok tutacak protein ve tam tahıllı besinlere yer vermek önemlidir. Peynir, yumurta, yoğurt, tam buğday ekmeği gibi besleyici ürünler sahurda tercih edilebilir. Tuzlu gıdalar, gün içinde daha fazla susatabileceği için ölçülü tüketilmelidir. İftarda da aşırıya kaçmadan, dengeli bir öğün planlanmalı ve bol su içilmelidir. Sebze ve meyvelerle vitamin-mineral desteği sağlanabilir. Kuruyemişler, baklagiller ve sağlıklı yağlar anne sütüne olumlu katkı yapabilir. Bu şekilde, oruç sırasında oluşabilecek besin ve sıvı eksikliği en aza indirilir, hem anne hem de bebek etkilenmez. EMZİREN ANNE ORUÇ TUTARKEN NELERE DİKKAT ETMELİ? Emziren annenin, oruç döneminde stres, yorgunluk ve susuzlukla daha kolay baş edebilmesi için bazı önlemlere dikkat etmesi gerekir. Bol bol dinlenme fırsatı bulunması, mümkün olduğunca ağır işlerden uzak kalınması tavsiye edilir. Aile içinde iş bölümü yapılarak annenin yükü hafifletilebilir. Stresten uzak durmak, süt üretimi açısından önemlidir. Annenin idrar rengini gözlemlemesi, aşırı koyu ve keskin kokulu ise bu susuzluk belirtisi olabilir. Bebeğin yeterince beslendiğine emin olmak için sık sık emzirme denenebilir ve bez ıslatma sıklığına bakılabilir. Annenin veya bebeğin durumu kötüye gittiğinde oruç ertelenebilir. Amaç, anne ve bebeğin sağlığını koruyarak ibadeti yerine getirmektir. BEBEK KAÇ AYLIK OLUNCA EMZİREN ANNE ORUÇ TUTABİLİR? Uzmanlar, bebeğin ilk 6 ayında tamamen anne sütüyle beslendiği dönemde annenin oruç tutmamasını önerir. Çünkü ilk 6 ayda bebek sadece anne sütünden faydalanır. Annenin yeterli besin ve sıvı alamadığı uzun süreli açlık dönemleri bebeğin gelişimini etkileyebilir. Bebek 6 aydan sonra ek gıdalara geçtiğinde durum bir nebze kolaylaşabilir. Ek gıdaya başlamış bebek, süt miktarında hafif bir azalmayı tolere edebilir. Yine de doktorlar genelde 1 yaşa kadar bebeğin temel besin ihtiyacının süt olduğu görüşündedir. Bu yüzden bebek büyüdükçe, özellikle 1 yaşından sonra annenin oruç tutması daha rahat hale gelebilir. Nihai karar, anne-bebek durumuna bakarak verilir. YENİ DOĞUM YAPMIŞ EMZİREN ANNE ORUÇ TUTABİLİR Mİ? Doğum sonrası dönem, annenin toparlanması ve bebeğin sık beslenmesi açısından hassas bir süreçtir. Lohusalık süresince kanamalı dönem devam ettiği için oruç tutulması dinî yönden zaten mümkün değildir. Kanama bittikten sonra bile bebek çoğu zaman ilk 6 ay tamamen anne sütüne bağımlı olur. Bu nedenle yeni doğum yapan annenin hemen oruç tutması tavsiye edilmez. Bebek günde birçok kez emzirilmeye ihtiyaç duyar ve anne de henüz eski gücüne kavuşmamış olur. İslam’da emzirme meşru mazeretler arasında yer alır. Bu sebeple yeni doğum yapmış anne, orucu daha sonra kaza ederek sorumluluğunu yerine getirebilir. Böylece anne ve bebek riske atılmamış olur.

Emziren annenin oruç tutma kararı almadan önce sağlık durumunu gözden geçirmesi faydalı olur. Doktor kontrolünden geçmek, kan değerlerinin ve genel durumun uygun olup olmadığını öğrenmeyi sağlar. Oruç başlamadan önce besin ve su alımını arttırarak vücudun depolarını güçlendirmek önerilir. Vitamin ve mineral eksikliği varsa doktor tavsiyesiyle takviye kullanılabilir. Ramazan öncesi bir beslenme planı yapmak, iftarda ve sahurda hangi gıdaların tüketileceğini önceden belirlemek iş yükünü azaltır. Mümkünse süt sağma ve yedek süt stoğu oluşturma fikri değerlendirilebilir. Aile içinde destek alınarak hem bebeğin bakımı hem de günlük işlerin planlanması, oruç tutan annenin yükünü hafifletir ve süreci kolaylaştırır. EMZİREN ANNE ORUÇ TUTARKEN SÜTÜ KESİLİR Mİ? Tek günlük oruçla anne sütünün aniden tamamen kesilmesi beklenmez. Vücut, anne sütünü üretmek için önceden depoladığı kaynakları da devreye sokar. Özellikle iftar ile sahur arasında yeterli beslenme ve sıvı alımı olduğunda sütün kesilmesi yerine sadece kısmi bir azalma gözlenebilir. Bazı anneler oruç sırasında göğüslerde boşalma hissedebilir ancak iftardan sonra yeterli sıvı ve besin alınmasıyla süt üretimi yeniden artabilir. Sütün tamamen yok olması nadir bir durumdur. Eğer ciddi bir yorgunluk veya susuzluk yaşanıyorsa sütte geçici azalma olabilir. Anne bu belirtileri gözlemlerken bebeğin doyduğundan emin olmalıdır. Böyle bir durumda oruca ara verme ya da erteleme seçeneği kullanılabilir. EMZİREN ANNE ORUÇ TUTARKEN NE ZAMAN ORUCUNU BIRAKMALI? Emziren anne, gün içinde şiddetli susuzluk, bitkinlik veya baş dönmesi gibi belirtiler yaşarsa orucunu bozmakta serbesttir. Aşırı halsizlik, göz kararması, idrar renginin koyulaşması gibi işaretler vücudun sıvı ihtiyacının kritik seviyede olduğunu gösterir. Bebeğin de huzursuzlanması, memeden yeterince süt alamaması veya bezinin daha az ıslanması bebeğin doymadığını düşündürür. Bu durumda bebeği aç bırakmamak için annenin orucu sonlandırması tavsiye edilir. İslam dininde sağlık riski söz konusu olduğunda orucu ertelemek esastır. Gün içindeki ciddi belirtiler hem anne hem de bebek için zararlı olabilir. Bu tür durumlarda orucu bırakmak ve daha sonra kaza etmek en uygun çözümdür. EMZİREN ANNE TUTAMADIĞI ORUÇLARI NE ZAMAN KAZA ETMELİ? Oruç tutamayan emziren anne, emzirme dönemi sonlandıktan veya bebeğin bağımlılığı azaldıktan sonra tutamadığı günleri kaza edebilir. Diyanet kaynakları, hamilelik ve emzirme sebebiyle tutulmayan oruçların sonraki müsait zamanda telafi edilmesini vurgular. Bazı anneler bebek bir yaşını geçtikten sonra kendini daha güçlü hissederek kaza oruçlarına başlar. Kimi anneler de emzirme tamamen bittiğinde daha rahat şekilde oruç tutarak borcunu öder. Önemli olan bu görevin ihmal edilmemesi ve fırsat bulunduğunda adım adım tamamlanmasıdır. Bir sonraki Ramazan’a kadar kaza borcunu bitirmek ideal görülür ama sağlık engelliyse daha da uzayabilir. Sonuçta niyet ve samimiyet esastır.

Bebeğin yaşı ek besin konusunu belirler. İlk 6 ay sadece anne sütüyle beslenen bir bebek varsa, anne sütünde yaşanacak herhangi bir azalma bebeğin gelişimini etkileyebilir. Bu nedenle oruç tutmak yerine daha sonra kaza etmek tercih edilir. Bebeğin 6 aydan büyük olması halinde ek gıdalar devreye girer. Bu durumda bebek, süt miktarında oluşabilecek geçici düşüşleri ek besinlerle telafi edebilir. Meyve püresi, mama, yoğurt veya diğer ek gıdalar bebeğe düzenli verilebilir. Biraz daha büyük bebeklerde su alımı da eklenebilir. Ancak annenin bedeni çok zorlanıyorsa veya süt dramatik biçimde azalırsa orucu ertelemek daha doğru olur. Bebeğin sağlığı ve doyumu önceliklidir. EMZİREN ANNE ORUÇ TUTMAK ZORUNDA MI? Dini hükümlere göre, emziren anne oruç tutmakla yükümlü değildir. Emzirme, oruç ibadetini daha sonra kaza etmek üzere erteleyebilmek için geçerli bir mazeret kabul edilir. Bu hak, bebeğin beslenmesinde sıkıntı yaşanmaması ve annenin sağlığının korunması içindir. Kuran’da hasta ve yolcu gibi özel şartlarda orucun ertelenebileceği belirtilmiştir. Emziren anne de bu kapsamda değerlendirilir. Din, zorluk çıkarmak yerine kolaylık sunar. Bu yüzden anne kendini zorlamak zorunda değildir. Tutmadığı oruçları daha sonra kaza etmesi yeterli olur. Vicdanen rahatsızlık duymaya gerek yoktur. Öncelik, bebek ve annenin sağlık durumudur. Gerekiyorsa oruç görevi ertelenebilir. EMZİREN ANNE ORUÇ TUTMADAN ÖNCE DOKTORA DANIŞMALI MI? Doktor kontrolü, emziren annenin oruç tutup tutmama kararında önemli bir adımdır. Her annenin sağlık durumu farklı olabilir. Kansızlık, düşük tansiyon, kronik hastalık gibi etkenler varken oruç tutmak anne için zararlı hale gelebilir. Aynı şekilde bebeğin erken doğmuş olması veya zayıf kilo alımı gibi nedenlerle de doktor oruç tutmayı önermeyebilir. Bu nedenle uzman değerlendirmesi yapılması tavsiye edilir. Doktor, annenin kan değerlerini ve bebeğin büyüme hızını inceleyerek en doğru yönlendirmeyi yapar. Herhangi bir risk görülmezse, anne oruç için beslenme önerileri de alarak daha bilinçli hareket edebilir. Dinin verdiği izinle birlikte, tıbbi gereklilikleri de dikkate almak en sağlıklı yoldur.Kaynak: diyanet.gov.tr