Yalnızlık, ekonomik kaygılar, sevilen birinin kaybı, kariyer sorunları ve ailevi problemler gibi pek çok etken, depresyon riskini artırabilir. Beslenme tarzınında da ruh sağlığı üzerinde etkili olabileceğini belirten uzmanlar, bazı gıdaların düzenli tüketiminin depresyon tedavisinde etkili olabileceğini söylüyor. Ancak depresyon riskinin azalması için beslenme stilindeki değişikliklerin tek başına yeterli olmadığını unutmamak gerekiyor.
Beslenme uzmanı Suzanne Fisher, mantarın B vitaminleri ve selenyum açısından zengin olduğunu ifade ediyor. Bazı çalışmalar, bu besin maddelerinin eksikliğinin depresyon semptomlarıyla ilişkili olabileceğini öne sürüyor.
Brezilya fındığı; selenyum, magnezyum, potasyum, çinko, kalsiyum ve demir gibi birçok besin içerir. Brezilya fındığında antioksidan ve iltihap giderici özelliklere sahip olan ellajik asit adı verilen bir bileşik de bulunur. Yapılan araştırmalar, ellajik asidin beyin üzerinde antidepresan etkiler gösterdiğini ortaya koydu.
Midye ve istiridye gibi kabuklu deniz ürünleri, B12 vitamini açısından zengin kaynaklardır. Midye, içerisinde beyinde serotonine dönüşen triptofan ve beyin sağlığını destekleyen omega-3 yağ asitleri de barındırır.
Süt, depresyon semptomlarını önlemeye yardımcı olabilecek iyi bir D vitamini deposudur. Araştırmalar, daha fazla az yağlı süt ve yoğurt tüketen kişilerin, depresyon semptomları geliştirme olasılıklarının daha düşük olduğunu gösteriyor.
Ceviz; omega-3 yağ asitleri, bakır, demir, antioksidanlar ve magnezyum gibi ruh halini iyileştiren birçok besin maddesi içerir. Yapılan çalışmalar, ceviz yiyen kişilerin, ceviz tüketmeyenlere kıyasla daha az depresyon belirtisi gösterdiğini ortaya koyuyor.
Domates; antioksidan, demir, B6 vitamini ve triptofan içerir. Bu bileşikler, beynin ruh halini düzenleyen kimyasalları üretmesi için önemlilerdir. Bilim insanları, haftada iki ila altı kez domates yiyen yaşlı bireylerin, haftada bir kereden az domates tüketenlere göre depresyon semptomları yaşama olasılıklarının yüzde 46 daha düşük olduğunu ifade ediyor.
Avokado, depresyon semptomlarını hafifletmeye yardımcı olabilecek folat, potasyum, triptofan ve K vitamini açısından zengindir. Ayrıca, beyin sağlığını destekleyebilecek tekli doymamış yağ asitleri de içerir.
Havuç, vücutta iltihapları azaltmaya yardımcı olan karotenoidler adı verilen özel antioksidanlar sağlar. Bazı araştırmalarda, karotenoid tüketiminin depresyon ve anksiyete belirtilerini azaltabileceği belirlenmiştir.
Hindide bulunan triptofan, ruh halini düzenleyen serotonin adlı kimyasalı üretmek için gereklidir. Araştırmalar, triptofan tüketen kişilerin depresyon ve anksiyete belirtileri yaşama riskinin daha düşük olduğunu ortaya koymuştur.
Ahududu, çilek, yaban mersini ve böğürtlen gibi meyveler, vücudu hücre hasarından koruyan antioksidanlar barındırır. Bu meyveler, antikonvülsan etkisi gösteren Depakote (valproik asit) ilacına benzer şekilde ruh halini iyileştirme potansiyeline sahiptir.
Araştırmalar, depresyonu olan kişilerin daha düşük magnezyum seviyelerine sahip olma eğiliminde olduklarını gösteriyor. Ispanak, kara lahana ve diğer yapraklı yeşillikler, ruh halinizi iyileştirmeye yardımcı olabilecek kadar magnezyum içerir.
Somonda bulunan D vitamini ve omega-3 yağ asitleri, depresyon semptomlarını hafifletmeye katkı sağlayabilir. Amerikan Kalp Derneği, daha iyi bir ruh sağlığı için haftada iki porsiyon somon veya benzeri balıkların tüketilmesini öneriyor.